بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيم
وَاصْبِرْ فَاِنَّ اللّٰهَ لَا يُض۪يعُ اَجْرَ الْمُحْسِن۪ينَ
وَقَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:
مَنْ يَصْبِرْ يُصَبِّرْهُ اللّٰهُ وَمَا أُعْطِيَ أَحَدٌ مِنْ عَطَاءٍ خَيْرٌ وَأَوْسَعُ مِنَ الصَّبْرِ.
“Sabrın Sonu Selamettir”
(21.06.2024)
Bir Kurban Bayramı’nı daha geride bıraktık. Rabbim kurbanlarımızı bizlerden kabul buyursun. Rabbim bizleri, ebedi bayram yeri olan cennetlere kavuştursun.
Kardeşlerim! Aziz Müminler!
Doğru bir şekilde öğrenmemiz gereken Kur’anî kavramlardan biri de sabırdır. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerimde sabredenleri seveceğini[1] ve sabredenlerle beraber olacağını bildirir.[2] Sabredenlerin ve işini güzel yapanların mükafatlarını asla zayi etmeyeceğini ifade eder.[3] Yine başka bir ayette Yüce Rabbimiz, kullarını birbirinden farklı ağır imtihanlarla sınayacağını haber verir ve kurtuluşa, musibetler karşısında sabredenlerin ulaşacağını müjdeler.[4] Sonu selamet olan güzel bir nimet olan sabır, azim ve kararlılık sahibi peygamberlerin de özelliklerindendir.[5]
Peki, sabır ne demektir? ‘Güçlü ve dirençli olmak’ anlamına gelen sabır, başa gelen sıkıntı ve belalar karşısında sakinliğimizi korumak, olumsuzlukları olumlu hale getirmek için sağlam bir duruş sergilemek, Allah’ın emir ve yasaklarına karşı dayanıklı olmak demektir.
Sabır, başa gelen musibetler karşısında çaresizce beklemek demek değildir. Bilakis, elimizden gelen gayret ve fedakârlığı ortaya koymaktır sabır. Dünya hayatında karşılaşacağımız zor sınavlara göğüs germek, direnç göstermek, zorluklarla mücadele etmektir sabır. Beklenmedik olaylar karşısında soğukkanlı davranmaktır sabır. Peygamberimizin (s.a.s) ifadesiyle, isteyene Yüce Allah’ın bahşettiği hayırlı bir lütuf, geniş bir nimettir sabır.[6]
Değerli Müminler!
"Sabır" dendiğinde aklımıza birçok peygamberin verdiği hayat mücadelesi gelir. Fakat özellikle Kurban Bayramlarında, babası Hz. İbrahim’in, rüyasında oğlu İsmail’i kurban ettiğini görmesi üzerine evladının; “Babacığım! Sana emredileni yerine getir; inşaallah beni sabredenlerden biri olarak bulacaksın.”[7] cevabı oldukça dikkat çekicidir. Hz. İsmail'in, Yüce Allah’a karşı gösterdiği büyük sabır ve teslimiyet, sabrın ve tevekkülün en güzel örneklerinden biridir. Bu olay, sabrın sadece zorluklara dayanmak değil, aynı zamanda Allah’ın takdirine teslim olmak olduğunu bizlere hatırlatır. Sabır, insanın iradesiyle Allah’ın iradesine uyum sağlaması ve hayatın her anında bu uyumu korumasıdır.
Ey Rabbimiz! Bizleri her türlü musibete karşı dayanıklı eyle! Başımıza gelen sıkıntı ve belaları, mümine yakışan sağlam bir duruşla karşılayanlardan eyle! Sonu selamet olan sabrın en güzelini bizlere lutfeyle, nasip eyle!
DİTİB Hutbe Komisyonu