Hutbeler

PDF-Dosyası Cuma Hutbesi (PDF)

Videoyu izlemek için tıklayınız

Mescidler Allah'ındır
(28.09.2018)

 

Değerli Mü’minler!‎

İbadet etmek maksadıyla ‎yeryüzünde mabet inşa etmek ‎insanlık tarihi kadar eskidir. ‎Dolayısı ile insanoğlu, tarihin hiç ‎bir döneminde mabedsiz ‎kalmamış, Yüce Yaratıcı’nın ‎adının anıldığı, kendisine ibadet ‎edildiği mekânlar her zaman var ‎olagelmiştir. Birer mabet olarak ‎camiler, “Allah‘ın evleri” olma ‎özellikleri ile daha dünyada iken ‎Allah’a misafir olunabilen yegâne ‎mekânlardır. Yüce Rabbimiz ‎konuyla alakalı olarak Kuran-ı ‎Kerim`de şöyle ‎buyurmaktadır: “Şüphesiz ‎mescitler Allah’ındır. O halde ‎Allah ile beraber başkasına ‎kulluk etmeyin.”‎

Camiler bizleri sadece bedenen ‎bir araya getiren yerler değildir. ‎Camiler aynı zamanda ruhlarımızı ‎birleştirir, maneviyatımızı ‎sağlamlaştırır, birlik ve ‎beraberliğimizi sağlar; eğitim, ‎sanat, mimari ve estetik alanında ‎ulaştığımız yüksek seviyeyi ‎gösterir.‎

Geçmişten günümüze, bireysel ve ‎toplumsal hayatımızın zenginleşip ‎manevi derinlik kazanmasında, ‎birlik ve beraberliğimizin ‎perçinlenmesinde önemli görevler ‎ifa eden camilerimiz hiç ‎şüphesiz, ölçülemeyecek ‎fedakârlıkların, yorgunlukların, ‎umut ve çabaların sonucunda bu ‎hale gelmiştir. Bu emsalsiz ‎özverinin arkasındaki itici güç ‎ise, elbette ki, Hz. Peygamber ‎‎(s.a.s.)’in şu müjdeleyici vaadi ‎olmuştur: “Kim Allah rızası için ‎‎(dünyada) bir mescit inşa ederse ‎Allah da onun için cennette bir ‎köşk inşa eder.”‎

Cami inşa etmek ve inşa edilmiş ‎camileri koruyup yaşatmak, Yüce ‎Allah’a samimi kul olmanın bir ‎tezahürüdür. Peygamber ‎Efendimiz (s.a.s.) Mekke’den ‎Medine’ye hicret ederken ilk ‎mescit olan Kuba Mescidi’ni inşa ‎etmiş, hicret sonrası da ilk olarak ‎Mescid-i Nebevi’nin inşa ‎çalışmalarına başlamıştı. İslam ‎tarihi boyunca da müminler ‎gittikleri ve yaşadıkları her yeri ‎Kâbe’nin şubeleri olan camilerle ‎süslemişlerdir. Zira camiyi imar ‎ve camiye hizmet müminlerin ‎ortak vasfıdır. Nitekim yıllar önce ‎Almanya’ya gelen ve burayı ‎vatan edinen büyüklerimiz de, ‎Peygamberimiz ve ashabının ‎yolundan yürüyerek, malıyla, ‎mülküyle, muhabbet ve ‎sadakatıyla, her türlü zorluğa ‎rağmen, bıkmadan yorulmadan, ‎ibadet aşkıyla yaşadıkları ‎yerlerde ilk olarak camiler inşa ‎etmişlerdir.‎

Değerli Kardeşlerim!‎

Camilerimizin temel taşlarından ‎birisi hiç şüphesiz din ‎görevlileridir. Peygamberî bir ‎vazife ifa eden din görevlilerinin ‎misyonu yalnızca ezan okumak ‎ve namaz kıldırmaktan ibaret ‎değildir. Toplumu dini konularda ‎aydınlatmak, ilmiyle amel edip ‎güzel ahlakıyla herkese örnek ‎olmaktır.‎

Bir cami için din görevlisi ne ‎kadar önemli ise cemaat de o ‎kadar önemlidir. Unutulmamalı ‎ki, cemaati olmayan camiler ne ‎kadar süslü ve bakımlı olursa ‎olsun harabe gibidirler. Çünkü ‎camilerin gerçek süsü; içindeki ‎boy boy halıları, rengârenk ‎avizeleri ya da duvarlarındaki hat ‎ve nakışları değil; içlerinde ibadet ‎eden, kulluk bilincine ermiş, ‎kardeşlik ruhuyla birbirlerine ‎kenetlenmiş, şuurlu ve bilinçli ‎cemaatidir. ‎

Nitekim Sevgili Peygamberimiz ‎‎(s.a.s.) de “Bir kimse güzelce ‎abdest alır, sadece namaz ‎kılmak niyetiyle camiye gelirse, ‎camiye girinceye kadar attığı ‎her adımla derecesi yükselir, ‎günahı bağışlanır”‎ ‎ buyurarak ‎cemaatteki manevî bereketi ifade ‎etmiştir.

Bu vesile ile bu kutsal mekânların ‎hizmetkârları olan din ‎görevlilerimize, dernek ‎yöneticilerimize, kadın ‎kollarından gençlik kollarına ‎kadar her kademedeki ‎gönüllülerimize ve kıymetli ‎hayırsever ve hakşinas ‎cemaatimize minnet ve ‎teşekkürlerimizi sunuyor, ‎kendilerine daha verimli ve ‎gayretli çalışmalar temenni ‎ediyoruz.‎

Kıymetli Kardeşlerim!‎

Her bir karışında siz kıymetli ‎cemaatimizin bereketli katkı, ‎hayır dua ve emeği bulunan ‎DİTİB Merkez Camii’mizin resmi ‎açılışı, inşallah, yarın büyük bir ‎onur ve heyecanla ‎gerçekleştirilecektir. Bizleri ‎bugünlere eriştiren Rabbimize ‎sonsuz hamd ü senalar, şükürler ‎olsun. ‎

Bu kutsal mabed sadece bizim ‎eserimiz değildir. Caminin ‎inşasında Alman dostlarımızın da ‎büyük ve çok değerli katkıları ‎oldu. Bu değerli katkı ‎toplumumuz tarafından daima ‎minnet ve şükranla anılacaktır. ‎Bu itibarla, Türk ve Alman ‎toplumunun barış, dostluk ve ‎birlikte yaşama iradesinin güzel ‎ve somut bir örneği olacak DİTİB Merkez Camii’mizin Köln şehrimize ‎ve Almanya’ya hayırlı uğurlu ‎olmasını Yüce Mevla’dan niyaz ‎ediyorum.‎


DİTİB Hutbe Komisyonu


[1] Cin, 72/18                                                                                             
[2] Buhari, Salat, 87
[3] Buhari, Salat, 65

2018-09-28